Buraya nasıl geldiniz bilmiyorum ama hoş geldiniz. Ben Mert Erbil, bu blogun sahibi ve şimdilik tek yazarıyım. Umarım siz bu satırları okurken hala yazıyorumdur.
Bu blogu başlatırken (iki gün önce) asıl büyük hedefim belliydi: düzenli yazmak. Yazmanın insanı günlük hayatı boyunca düşünmeye, irdelemeye ve deneyimlerini geriye dönüp değerlendirmeye iten, çok değerli bir aktivite olduğuna inanıyorum. Bu yüzden düzenli yazabileceğim bir ortama (yeniden) sahip olmak istedim.
Geçmiş düzenli yazma deneyimlerim, yazmayı sürdürdükçe yazıların uzadığını ve detaylandığını gösteriyor. Zaten tanıyanlar bilir, konuşmayı ve tartışmayı ziyadesiyle seven birisiyim. Dolayısıyla burada hem düzenli olarak “hırsımı atmak” hem de bir disiplin ve belli limitler çerçevesinde yazabileceğim bir ortama sahip olmak istedim.
Peki neden “deneyim”? Mesleki ve akademik geçmişim dolayısıyla yaşadığım deneyimlere farklı bir gözle bakmak bir alışkanlık haline geldi. Telefonda bir şeyleri kurcalarken, bir şeyler izlerken, market alışverişi yaparken ya da yeni bir yeri gezerken aslında hep bir deneyim yaşıyoruz. Bu deneyimleri kendi perspektifimden değerlendirmek, başka bir tabirle bunlar hakkında ahkâm kesmek istiyorum. Çünkü neden olmasın?
Henüz aklımda kesin bir konsept yok, fakat sanırım bir süre temel motivasyonlar ve bu motivasyonların deneyim boyunca karşılanabilirliği üzerinden gidecek. Bu deneyimleri içeren ve temel ilgi alanlarım olan bazı kategoriler var, bunlar da tepede görünüyor zaten.
Belki burası bir gün bir çeşit deneyim portalına dönüşür, belki de internetin unutulmuş bloglar çöplüğüne eklenir. Ya da bir yerlerde yazı yazdığım için para kazanmaya başlarım. Şu an için hiçbir fikrim yok. Zaten şimdilik bir amaç uğruna da yazmayı özellikle istemiyorum.
Önemli olan yazmak. Umarım okurken de güzel bir deneyim yaşarsınız.
Not: Bana merhaba demek veya benimle ilgili daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız (tipim neye benziyor, elimden başka ne geliyor vs.) merterbil.com adresindeki çeşitli linkleri kurcalayabilirsiniz.